reklam
reklam
06 Aralık 2025 Cumartesi
NSosyal
Instagram
Twitter
Etkili, Hakiki, Ahlaklı
İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Eha Medya EHA VERSE Emekli öğretmen bağlamayı hem çalıyor hem üretiyor

Emekli öğretmen bağlamayı hem çalıyor hem üretiyor

Düzce'de yaşayan 78 yaşındaki emekli öğretmen Ali Keçeci, görme yetisinin çoğunu kaybetmesine rağmen bağlama üretiminden ve çalmaktan vazgeçmiyor.

kaynak:
AA

Engelleri Müzikle Aşıyor

Düzce'de ikamet eden 78 yaşındaki emekli eğitimci Ali Keçeci, yarım asrı aşkın süredir gönül verdiği bağlamadan kopamıyor. 1960'lı yıllarda başladığı müzik serüvenini, öğretmenlik yaptığı dönemde enstrüman yapım ustalığıyla taçlandıran Keçeci, ilerleyen yaşına ve sağlık sorunlarına meydan okuyor. Evinin alt katını atölyeye çeviren usta isim, glokom (göz tansiyonu) rahatsızlığı sebebiyle görme yetisini yüzde 95 oranında kaybetse de tutkusunu ilk günkü heyecanla sürdürüyor.

"İyi Ustaysan Her Ağaç Öter"

Oğlunun konservatuvar eğitimi almasıyla üretime ağırlık veren Keçeci, enstrüman yapımında malzemenin yanı sıra ustalığın önemine dikkat çekiyor. Farklı teknikler kullanan Keçeci, "Dünya literatüründe yaylı sazları akçaağaçtan yapıyorlar. O konuda bir iddiam yok çünkü dünya bunu kabul etmiş. Ben dut, akçaağaç, kayın da kullanıyorum, ithal ağaçlar da. Hepsinden yapılır, yeter ki sen iyi usta ol. İyi ustaysan her ağaç öter." dedi.

Ustalık Ruha Akseder

Göz tansiyonunun sinirlere verdiği hasar nedeniyle ince işçilik gerektiren noktalarda yardım alan ancak teknik kontrolü elden bırakmayan Keçeci, sanatını şu sözlerle özetliyor:

"Bağlama halkın sesi, halkın inlemesi. Onun çıkardığı sesi duyduğum zaman hakikaten çok etkileniyorum. Bağlama Anadolu'nun yanık sesidir. Tamamen kör olsam dahi bu konuda herkese yardım ederim. Her ustanın yapmış olduğu enstrüman o ustanın ruhuna akseder. O yüzden el yapımı olan her şey bana göre güzeldir. Bütün amacım el yapımı bağlama sanatını devam ettirmek."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *