İspanya Hükümeti, hava kuvvetlerinin eğitim altyapısını modernize etmek ve pilotlarını geleceğin operasyonelzorluklarına hazırlamak amacıyla, eski F5 uçaklarını değiştirerek TUSAŞ imzalı HÜRJET uçaklarını envanterine katma kararı aldı.
Bu karar İspanya basınında, hükümetin anlaşma kapsamındagerekli teknik süreçlerde rol alacak İspanyol savunma teknolojisi şirketlerine sağlayacağı doğrudan kredinin iç piyasayı canlandırması ve Türkiye’nin NATO üyeliği sebebiyle vazgeçilmez bir ortak olması gibi sebepler gösterilerek olumlu değerlendirildi.
İspanya için sanayi entegrasyonu ve NATO standartlarına ulaşma fırsatı
İspanya merkezli haber platformu El Español konuyla ilgili yaptığı haberde, HÜRJET alımının İspanya için NATO standartlarını karşılayacak modern bir pilot eğitimi altyapısı oluşturma fırsatı olduğunu belirterek, “İspanyol varyantına uyarlanacak HÜRJET’lerle, Talavera la Real üssünde uzun vadeye yayılmış bir eğitim sistemi kurulacak. Ayrıca Airbus’ın koordinatörlüğünde sanayi entegrasyonu sağlanacak.” ifadelerini kullandı.
Bir başka haber platformu 20minutos ise Savunma Bakanlığının, İspanya ile Türkiye arasındaki HÜRJETprojesinin stratejik bir iş birliği olduğunu vurguladığını ifade etti. Bakanlığın, “Bu uçakların İspanya’da Airbus ve Indra ile ortak üretilecek olması, İspanyol sanayi kapasitesini güçlendirecek. Ayrıca, bu iş birliğinin NATO içi bir ittifak kapsamında değerlendirilmesi gerekiyor.” şeklindeki açıklamasına da yer verdi.
Savunma Bakanlığının; Türkiye ile varılan anlaşmanın iki NATO ülkesi arasında , Airbus ve Indra gibi "önde gelen" ulusal şirketlerin de katılımıyla "İspanya'ya fayda sağlayan bir endüstriyel anlaşma" olduğunun anlaşılmasının önemini vurguladığı belirtildi.
Anlaşma dünya basınına da konu oldu
Küresel savunma sanayii ve askeri teknolojiler üzerine yayın yapan Belçika merkezli Army Recognition, konuyla ilgili yaptığı haberde “Bu anlaşma, basit bir satın almanın ötesinde, uzun vadeli bir stratejik ortaklığı temsil ediyor. Sadece karşılıklı güveni yansıtmakla kalmıyor, aynı zamanda Avrupa'nın geri kalanı için de bir işaret fişeği görevi görüyor.Türkiye'nin askeri-endüstriyel yetenekleri artık Avrupa-Atlantik güvenlik mimarisine sağlam bir şekilde entegre edilmiş durumda.” ifadelerini kullanarak Türkiye’nin konumunu vurguladı.
Haberin devamında anlaşmanın, iki tarafa sağladığı avantajlar şu sözlerle aktarıldı:
“HÜRJET'in ortak üretimi, her iki ülkeye de sayısız avantaj sağlıyor. İlk olarak, Eurofighter Typhoon programına uzun süredir katkıda bulunan İspanya'nın köklü havacılık sektörü, aviyonik ve yapısal entegrasyon alanında değerli deneyim sağlıyor. Bu, HÜRJET üretim sürelerinin hızlandırılmasına ve maliyet verimliliğinin artırılmasına yardımcı olacak. İkinci olarak, İspanya'da ortak üretim, TAI'nin üretim kapasitelerini dağıtmasına ve AB düzeyinde savunma entegrasyonu ve finansman fırsatlarından yararlanmasına olanak tanıyor.”
Türkiye’nin savunma sanayii alanında oynadığı kilit rol ise haberde, “Türkiye açısından anlaşma, savunma ihracat portföyünü güçlendiriyor ve Avrupa pazarlarına entegrasyonunu derinleştirerek, değişen bölgesel güvenlik dinamikleri arasında kilit bir NATO üyesi olarak rolünü yeniden teyit ediyor.” sözleriyle ifade edildi.
Fransa merkezli AirDataNews, bu anlaşmanın HÜRJET için vitrin etkisi oluşturacağını “Anlaşmaya göre uçağın bir kısmının İspanya'da üretilmesi planlanıyor. Bu sayede NATO ve diğer ülkelerden daha fazla sipariş alınmasının önü açılacak.” şeklinde ifade etti.
Arjantin merkezli Aviacionline ise İspanya hükümetinin eski F5 uçaklarını yenilemek için başka alternatiflere de sahip olduğunu belirtti. Haberde “HÜRJET, bu süreçte Leonardo M-346 , KAI T-50/FA-50 Golden Eagle ve Boeing T-7 Red Hawkile rekabet ediyor.” ifadelerine yer verdi.
Rakiplerine rağmen HÜRJET teknik donanımda ön plana çıkarak İspanya hükümeti tarafından tercih edilen uçak oldu.