Libya heyeti için taziye mesajı
Meydana gelen elim kaza sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dün Ankara'dan Trablus'a giderken kaza kırıma uğrayan uçakta şehit olan Libya heyetine ve uçak mürettebatına Allah'tan rahmet diliyorum. Ülkem ve milletim adına taziyelerimi sunuyorum. Gerekli tahkikat başlatılmıştır." dedi.
“Türkiye’nin 23 yıllık kazanımları halka anlatılacak”
İktidarın hizmet sürecini ve gelecek vizyonunu değerlendiren Erdoğan, "Gençlerimizin eski Türkiye'yi hatırlamaması gayet normaldir. İcraat yapılmayan, istikrarsız dönemlerin 23 yıllık icraat fırtınası dolayısıyla hafızalardan silinmesini yadırgamamalıyız. Eser siyasetimizi millete anlatmak bizim vatandaşımızdır. Türkiye'yi 23 yılda nereye taşıdığımızı nezaketle halkımıza tek tek izah edeceğiz.” açıklamalarında bulundu.
“Bizim önceliğimiz vatandaşların gönlünü kazanmaktır”
Teşkilatın kış dönemi boyunca yürüteceği saha çalışmalarına ve sergilenmesi gereken siyasi ahlaka dikkat çeken Erdoğan, "Teşkilatımız kış mevsimi için detaylı bir program hazırladı. Bu dönemde saha çalışmalarıyla tek tek hane ziyareti, ev sohbetleri, kahvehane buluşmaları ve esnaf ziyaretleriyle yine milletimizle bir araya geleceğiz. Bu dönemi biz dolu dolu geçireceğiz. Onlar kendi dertleriyle uğraşsın, biz milletimizin derdiyle dertleneceğiz. Bu bizim görevimizdir. Kibir, gurur, böbürlenme, sokakta çarşıda kasılarak yürümek gibi karakter zafiyetleri bu çatı altında Tayyip Erdoğan'la yol arkadaşlığı yapan kimseye yakışmaz.” ifadelerini kullandı.
İsrail zorluk ve engel çıkarıyor
Gazze'deki insani durum ve bölgeye yönelik yardım faaliyetlerinin artarak devam edeceğini belirten Erdoğan, "Bu dayanışma mevsiminde Gazze'deki kardeşlerimiz başta olmak üzere mazlumları da ihmal etmeyeceğiz. Ateşkes tesis edilmiş olsa dahi İsrail'in enkaza çevirdiği yerleşim yerlerinde sıkıntılar devam ediyor. Mutabakata göre; günlük 600 TIR'ın Gazze'ye giriş yapması gerekiyordu. İsrail böyle insani bir meselede bile sürekli zorluk ve engel çıkarıyor. Gazze'nin umuda, dayanışmaya ve manevi desteğe ihtiyacı var. Onun için çok dua edeceğiz. Bununla kalmayacak, mübarek üç aylarda Filistin'e yardımlarımızı daha da artıracağız. Gazze'yi hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız." açıklamalarında bulundu.
“Haklının, mazlumun ve mağdurun tarafındayız”
Türkiye'nin insani duruşuna vurgu yapan Erdoğan, ayrım gözetmeksizin sürdürülen yardım eli politikasına dair şu ifadeler kullanıldı:
"Sadece haklının, mazlumun ve mağdurun tarafındayız. Dinine, diline, kökenine bakmadan kapımızı açtık. Bu dün böyleydi, bugün de böyledir. Yarın da asla değişmeyecektir. Biz bin yıllık şanlı tarihimize baktığımızda bunu görüyoruz. Merhamet, şefkat ve ilgi görüyoruz. Cesaret ve kahramanlık görüyoruz."
“Ne hak yeriz ne de hakkımızı yediririz”
Erdoğan, uluslararası arenada ve stratejik bölgelerde Türkiye'nin haklarını koruma konusundaki kararlılığını, "İster Doğu Akdeniz ister başka yerde... Ne hak yeriz ne de hakkımızı yediririz. Oyuna gelmedik, gelmeyeceğiz. Tahriklere kapılmadık, kapılmayacağız." ifadeleriyle açıkladı.
Terörsüz Türkiye süreci
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadele ve çözüm arayışları konusunda Cumhur İttifakı'nın kararlılığına dikkat çekerken muhalefetin tutumunu şu sözlerle eleştirdi:
"CHP vesayete teslim olmuştur. CHP iş çözüm üretmeye gelince yine su koyuvermiştir. Cumhur İttifakı tüm gövdesini taşın altına koyuyor. Ana muhalefette ne ciddiyet ne de somut bir öneri var. Ezberleri tekrarlama dışında çözüme dair hiçbir reçeteleri yok. Sürekli yön ve fikir değiştiriyorlar."
“Batı karşısındaki bu kompleksli tavrı içime sindiremiyorum”
Muhalefetin dış politika yaklaşımını ve sergilenen siyasi tavrı sert bir dille eleştiren Erdoğan, "Sayın Özel ülkesini yabancılara kötülemeyi belki kendisine yakıştırabilir, ama biz bunu Türkiye'nin ana muhalefet partisine ve genel başkanına asla yakıştıramıyoruz. Batı karşısındaki bu kompleksli tavrı ben içime sindiremiyorum." dedi.